Davut Saydam, Teacher of English

 

 

DIRECT SPEECH       (Düz anlatım)

INDIRECT SPEECH       (REPORTED SPEECH)     (Dolaylı Anlatım)

 

 

 

Bir kişinin söylemiş olduğu bir sözü, üçüncü bir kişiye, iki şekilde aktarabiliriz.

1) Düz Anlatım (Direct Speech)

2) Dolaylı anlatım (Indirect Speech) yada (Reported Speech)

 

Sözü aktarmak için kullanılan fiiller, "reporting verbs" olarak adlandırılır.

Duruma en uygun olanı seçilerek kullanılır.

 

Reporting Verbs (aktarma eylemleri)                                                                                                     

    Say  : söyle-,    (said: söyledi)

    Tell : söyle-, de-,  (told : söyledi, dedi)

    Ask : sor-, iste-   (asked: sordu, istedi)

    Want : iste-   (wanted: istedi)

    Order : emret-, talep et-   (ordered: emretti, talep etti)

    Request : rica et-   (requested: rica etti)

    ve benzeri kelimelerdir. En yaygın olanları "say" ve "tell" kelimeleridir.

 

1- DIRECT SPEECH  (Düz, Doğru Anlatım)                                                                   

 

Bu konuyu anlayabilmek için İngilizce Cümle kalıplarının çok iyi derece bilinmesi gerekmektedir.

Bir kişinin söylemiş olduğu sözü, hiç değiştirmeden, tırnak içinde anlatmak için kullanılan yapıdır. Genellikle, roman, hikaye vb. yazı dilinde kullanılır.

Examples (Örnekler):

Ayşe said, "I will study."

"I will study", Ayşe said.

"I will study", said Ayşe.

Burada Ayşe'nin söylemiş olduğu sözü hiç değiştirmeden bir başka kişiye aktarıyoruz.

Ayşe'nin söylemiş olduğu sözü "tırnak içinde" vermiş olmakla, kişinin sözünü değiştirmediğimizi, yani,

olduğu gibi anlattığımızı ifade ediyoruz. Bu nedenle, bu yapıya "düz anlatım" diyoruz.

 

2- INDIRECT SPEECH (REPORTED SPEECH) (Dolaylı Anlatım)                                 

 

Eğer bu kişinin sözünü tırnak dışına çıkarıp anlatmak istersek, cümlede bazı değişiklikler yapmamız gerekir.

İşte, tırnak kaldırıldığı zaman, aktaracağımız sözde, uygun değişiklikler yapılarak, kişinin sözü, başka bir kişiye anlatılırsa o zaman, buna, Indirect Speech yada Reported Speech (Dolaylı Anlatım) denir. Çünkü, kişinin orijinal sözünü,

sözü aktaran kişi kendisine göre değiştirip anlatmaktadır.

 

Örnek:

Direct Speech: (Düz anlatım)                Ayşe said, "I will study." (Ayşe, "Çalışacağım", dedi.

Indirect Speech: (Dolaylı Anlatım)       Ayşe said that she would study."   (Ayşe, kendisinin çalışacağını söyledi.)

 

Direct Speech (düz anlatım)dan, Indirect Speech (dolaylı anlatım)a çevirirken, yapılacak değişiklikler.

-  Aktarılacak sözün başındaki ve sonundaki tırnak ("....." ) işaretleri kaldırılır.

-  Aktarma kelimesi (say, tell, ask, want, order, ....), ifade edilecek anlama göre değiştirilir.

-  Tırnak içinde cümlenin "tense" yapısı değiştirilir.

-  Söz içinde geçen şahıs zamirleri (I, you, ...),

-  Sahiplik sıfatları (my, your, her, ...),

-  Zaman ifadeleri(now, yesterday, ...) ,

-  Yer zamirleri (here, there, ....),

-  İşaret sıfat ve zamirleri (this, these, that, those, ...etc.), gibi kelimeler, sözü aktaran kişiye göre değiştirilir.

 

1) Aktarma kelimesi değiştirilir 

Eğer normal anlatım ise, "said" (söyledi) kelimesi aynen kullanılabilir. Ancak, eğer cümle bir soru ise,

o zaman, "said" (söyledi) kelimesinin "asked" (sordu) vb. kelimelere dönüştürülmesi gerekir.

 

2) Şahıs zamirlerinde yapılacak değişiklikler  

Tırnak içindeki şahıs zamirleri, sözü ilk söyleyen kişi, sözün söylendiği kişi ve bu sözü üçüncü şahıslara aktaran kişiye bağlı olarak değiştirilir.

Burada dikkat edilirse, orijinal söz tırnak içinden çıkarılırken, cümlenin öznesi değiştirilmektedir.

Orijinal cümlede Ayşe, "ben" yani "I" demişti. Ancak, sözü aktaran kişiye göre, Ayşe "O" olduğu için,

Indirect speech yapısında "I" zamiri "she" zamirine dönüştürülmüştür.

 

3) Tırnak içindeki cümlenin "tense" yapısı değiştirilir

Aktarma kelimesi "say", "tell" (söyler, der,) şeklinde geniş zamanda, yada şimdiki zamanda kullanılmış ise,

tırnak kaldırıldığında tense değişikliği yapılmaz.

    Ali says, "he can swim." .......... Ali says that he can swim.

Ancak, aktarma kelimesi "said", "told" (söyledi, dedi) şeklinde geçmiş zaman ise,

tırnak kaldırıldığında, cümle bir derece geçmiş zamana dönüştürülür.

 

  Direct Speech

 Indirect Speech   (Reported Speech)

  Do V1, Does V1

 Did V1

  Did V1                

 Had V3

  Have V3, Has V3 

 Had V3

  Had V3               

 Had V3

  Am, Is, Are  Ving   

 Was, Were

  Was, Were  Ving  

 Had been

  Have been, Has been

 Had been

  Had been

 Had been

  Will

 Would

  Would

 Would

  Can

 Could

  Could

 Could

  May

 Might

  Might

 Might

  Shall

 Should

  Should

 Should

  Must

 Must yada Had to

  Had to

 Had to

  Have to, Has to

 Had to

 

Ayşe said, "I will speak"

Ayşe said that she would speak.

 

4) Tırnak içindeki cümlede geçen, "yer", "zaman", "işaret, sahiplik sıfatları" gibi ifadeler değiştirilir

    yer zamirleri (here, there, ....etc.)

    işaret sıfat ve zamirleri (this, these, that, those, ...etc.)

    zaman ifadeleri (tomorrow, now, ...etc.),

    sahiplik sıfatları (my, your, ..etc.)

    sözü söylemiş olan kişi, kime söylemiş olduğu, ve sözü anlatan kişiye göre değiştirilir.

          Örneğin, Ayşe, "ben dün oynadım."  demiş ise, bunu aktarırken, Ayşe önceki gün kendisinin oynadığını söyledi, şeklinde söyleriz.

                        Ayşe, bize, "siz dün oynadınız." demiş ise, bunu aktarırken, Ayşe, önceki gün bizim oynadığımızı söyledi, şeklinde söyleriz.

    Ayşe said, "My mother is here now"                     Ayşe said that her mother was there then

    Burada Ayşe, "my" (benim) demişti, söz aktaran kişi, "her" (onun) şeklinde aktaracaktır.

    Burada Ayşe, "here" (burada) demişti, söz aktaran kişi, "there" (orada) şeklinde aktaracaktır.

    Burada Ayşe, "now" (şimdi) demişti, söz aktaran kişi, "then" (o zaman) şeklinde aktaracaktır.

    Burada aktarma kelimesi "said" (söyledi) geçmiş zamanda olduğundan, "is" kelimesi "was" şeklini alacaktır.

Tüm bu değişiklikleri yaptıktan sonra, cümleyi aktarırken

    Ayşe said that her mother was there then

şeklini alacaktır.

 

  Direct Speech

 Indirect Speech (Reported Speech)

Yesterday

 The day before, The previous day

Tomorrow

 The following day, The next day

Now

 Then

Today

 That day

This

 That

These

 Those

Last year

 The year before

Here

 There

There

 Here

Bu liste bir fikir vermektedir. Ancak, doğru olan şey, söz aktarırken mantıklı şekilde değişiklik yapmaktır.

 

Söz aktarımını, cümle yapısına göre, dört ana başlık altında incelemek kolaylık sağlamaktadır.

      1  Statements (Düz cümleler) (+) (-)

      2  Yes/No Questions (Yardımcı fiil ile başlayan soru cümleleri) (?)

      3  WH-? Questions (W-?  yada H-? harfi ile başlayan soru kelimeleri ile başlayan sorular) (?)

      4  Requests/ Orders (Ricalar ve emirler)

 

1. Statements (Düz Cümleler) (+) (-)                                                                                                         

Özne ile başlayan düz cümlelerdir. (örneğin: "I can speak." yada "I can't speak.")    

Düz anlatımda tırnak içindeki cümle dolaylı anlatımda ifade edileceği zaman, tırnak kaldırılır,

tırnağın kaldırıldığı cümlenin başına "that" kelimesi konur ve cümledeki "özne", "yardımcı fiil",

gerekiyorsa fiil, zaman, yer vb. kelimeler, sözü aktaran kişiye göre değiştirilir. Hangi "tense"in,

 hangi "tense"e dönüştürülebileceğinin ezberlenmesi gerekmektedir.

Örneklerdeki "özne", "tense", "yer", "zaman" vb. değişimleri dikkatlice inceleyiniz.

 

Direct Speech

(Düz anlatım)

Indirect Speech (Reported Speech)

(Dolaylı Anlatım)

 Açıklama

Ali said, "I can swim."

Ali dedi ki, "Ben yüzebilirim."

 Ali said that he could swim.

(Ali kendisinin yüzebileceğini söyledi.)

    Burada aktarma kelimesi "said" geçmiş zamanda olduğu için, can V1..could V1'e dönüştürülmüştür. Ayrıca, Ali, "I" ben demişti, sözü aktaran kişiye göre Ali, "O" olduğu için, "I" kelimesi "he" halini almıştır.

Ali says, "I can swim."

 Ali says that he can swim.

     Burada aktarma kelimesi "say" geniş zamanda olduğu için, can V1..aynen bırakılmış, değiştirilmemiştir.

 Ali said, "I  swim everyday."

 Ali said that he swam everyday.

     Burada present simple (V1), past simple (V2) ye dönüştürülmüştür.

 Ali said, "I  swam yesterday."

 Ali said that he had swum the day before

     Burada past simple (V2), past perfect (had V3) 'e dönüştürülmüştür.

"Yesterday" kelimesi ise, "the day before" kelimesine dönüşmüştür.

 Ali said, "I have swum."

  Ali said that he had swum.

     Burada present perfect (have V3), past perfect (had V3) 'e dönüştürülmüştür.

 Ali said, "I had swum."

  Ali said that he had swum.

     Burada present perfect (had V3) aynen bırakılmıştır. Çünkü daha geçmiş bir "tense" yoktur.

 Ali said, "I'm swimming."

  Ali said that he was swimming.

     Burada present continuous (am, is, are Ving), past continuous tense (was, were Ving) yapısına dönüştürülmüştür.

 Ali said, "I was swimming."

  Ali said that he had been swimming.

     Burada past continuous (was, were Ving), past perfect continuous tense (had been Ving) yapısına dönüştürülmüştür.

 Ali said, "I have been swimming."

  Ali said that he had been swimming.

     Burada present perfect continuous (have, has been Ving), past perfect continuous tense (had been Ving) yapısına dönüştürülmüştür.

 Ali said, "I had been swimming."

  Ali said that he had been swimming.

     Burada past perfect continuous (had been Ving), aynen bırakılmıştır. Çünkü, daha geçmiş hali yoktur.

 Ali said, "I can swim."

  Ali said that he could swim.

     Burada "can V1", "could V1" e dönüştürülmüştür.

 Ali said, "I may swim."

  Ali said that he might swim.

     Burada "may V1", "might V1" e dönüştürülmüştür.

 Ali said, "I might swim."

  Ali said that he might swim.

     Burada "might V1" aynen bırakılmıştır:

 Ali said, "I must swim."

  Ali said that he had to swim.

  Ali Said that he must swim.

     Burada "must V1", "had to V1" e dönüştürülmüştür. Ancak, "must V1" olarak ta kullanılabilir.

 Ali said, "I have to swim."

  Ali said that he had to swim.

     Burada "have to V1", "had to V1" e dönüştürülmüştür.

 Ali said, "I will swim."

  Ali said that he wolud swim.

     Burada "will V1", "would V1" e dönüştürülmüştür.

 Ali said, "I would swim."

  Ali said that he would swim.

     Burada "would V1", aynen bırakılmıştır.

 Ali said, "I shall swim."

  Ali said that he should swim.

     Burada "shall V1", yapısı "should V1" yapısına dönüştürülmüştür.

 Ali said, "I should swim."

  Ali said that he should swim.

     Burada "should V1", aynen bırakılmıştır.

 

Yukarıda verilen "tense" değişiklikleri tüm cümle yapılarında geçerlidir.

 

2. Yes/No Questions (Yardımcı Fiil İle Başlayan Soru Cümleleri) (?)                                                                    

    Düz anlatımdaki tırnak kaldırıldığında, tırnağın kaldırıldığı cümlenin başına "if" yada "whether" kelimesi konur,

cümlenin başındaki yardımcı fiil, özneden sonra ve fiilden önce olacak şekilde yer değiştirilir, ("can you go"..., cümlesi "you can go"... ) halinde getirilir,

"özne", "yardımcı fiil", gerekiyorsa fiil, zaman, yer vb. kelimeler, sözü aktaran kişiye göre değiştirilir. Hangi "tense"in, hangi "tense"e dönüştürülebileceğinin

ezberlenmesi gerekmektedir.

Bu tür sorular aktarılırken,

aktarma kelimesi, "said" (söyledi),

         "asked" (sordu),

         "wanted to know" (bilmek istedi)

        "wondered" (merak etti)

vb. şeklinde uygun bir aktarma kelimesine dönüştürülür.

Örneklerdeki değişimleri dikkatlice inceleyiniz.

 

Direct Speech

(Düz anlatım)

Indirect Speech (Reported Speech)

(Dolaylı Anlatım)

 Açıklama

Ali said, "Can you swim?"

 Ali asked if we could swim (or not).

 Ali asked whether we could swim (or not).

(Ali yüzüp, yüzemeyeceğimizi sordu.)

 

 Ali asked if I could swim(or not).

 Ali asked whether I could swim (or not).

(Ali yüzüp, yüzemeyeceğimi sordu.)

    Burada aktarma kelimesi "said" yerine, "asked" kullanılmıştır. Çünkü bu bir sorudur.

"Asked" geçmiş zamanda olduğu için, "can V1" yapısı."could V1"e dönüştürülmüştür. Ayrıca, Ali, "you" yani "siz" demişti, sözü aktaran kişiye göre "we yada I" halini almıştır.

Ali says, "Can you swim?"

 Ali asks if I can swim.

     Burada aktarma kelimesi "say" geniş zamanda olduğu için, "canV1"..aynen bırakılmış, zaman değiştirilmemiştir.

 Ali said, "Do you swim everyday?"

 Ali asked if I swam everyday.

 Ali asked whether I swam everyday.

     Burada present simple (V1), past simple (V2) ye dönüştürülmüştür. Soru kelimesi olduğu için "if" ilave edilmiştir.

 Ali said, "Did you  swim?"

 Ali asked if I had swum.

     Burada past simple (V2), past perfect (had V3) ye dönüştürülmüştür.

 Ali said, "Can't you swim?"

 Ali asked if I couldn't swim.

     Burada (can V1), past perfect (could V1) 'e dönüştürülmüştür.

 Ali said, "Have they swum."

  Ali asked if they had swum.

     Burada present perfect (have V3), past perfect (had V3) 'e dönüştürülmüştür.

 

3. WH-? Questions (Soru Kelimesi ile Başlayan Soru Cümleleri) (?)                                                         

    Düz anlatımdaki tırnak kaldırıldığında, cümlenin başında bulunan soru kelimesi,

   "what, where, when, why, what time, which, how, how many, how much, how often, how old, ...etc."

   yerinde bırakılır.

    Soru kelimesini takip eden yardımcı fiil, özneden sonra ve fiilden önce olacak şekilde yer değiştirilir,

(örneğin "what can you do"..., cümlesi "what you can go"... ) halinde getirilir. "Özne", "yardımcı fiil", gerekiyorsa fiil,

zaman, yer vb. kelimeler, sözü aktaran kişiye göre değiştirilir. Hangi "tense"in, hangi "tense"e dönüştürülebileceğinin

ezberlenmesi gerekmektedir.

Aktarma kelimesi, "said" (söyledi)

         "asked" (sordu),

         "wanted to know" (bilmek istedi)

        "wondered" (merak etti)

vb. şeklinde uygun bir aktarma kelimesine dönüştürülür.

Örneklerdeki değişimleri dikkatlice inceleyiniz.

Direct Speech

(Düz anlatım)

Indirect Speech (Reported Speech)

(Dolaylı Anlatım)

 Açıklama

Ali said, "where can you swim?"

 Ali asked where we could swim.

(Ali nerede yüzebileceğimizi sordu.)

 Ali asked where I could swim.

(Ali nerede yüzebileceğimi sordu.)

    Burada aktarma kelimesi "said" yerine, "asked" kullanılmıştır. Çünkü bu bir sorudur.

Soru kelimesi "where" yerinde bırakılmıştır. "that" kelimesine gerek yoktur.

Yardımcı fiil "can" özneden önce iken, özneden sonraya alınmıştır.

Tırnak içinde "you" dendiği için, sözü aktaran kişi, bunu "we" yada "I" olarak değiştirmiştir. Yani, Ali, "you" yani "siz" demişti, sözü aktaran kişiye göre "we yada I" halini almıştır.

"Asked" geçmiş zamanda olduğu için, "can V1" yapısı."could V1"e dönüştürülmüştür.

Ali says, "where can you swim?"

 Ali asks where I can swim.

     Burada aktarma kelimesi "say" geniş zamanda olduğu için, "canV1"..aynen bırakılmış, zaman değiştirilmemiştir.

 Ali said, "when does Ayşe swim?"

 Ali asked when she swam.

     Burada present simple (V1), past simple (V2) ye dönüştürülmüştür. Soru kelimesi  "when" yerinde kalmış, cümle soru olmaktan çıkarılmıştır.

 Ali said, "how can they swim?"

 Ali asked how they could swim.

     Burada (can V1), past perfect (could V1) 'e dönüştürülmüştür.

 Ali said, "who have swum."

  Ali asked who had swum.

     Burada present perfect (have V3), past perfect (had V3) 'e dönüştürülmüştür.

 

4. Requests/ Orders (Rica ve emirler)                                                                                                         

    Orijinal cümle,

    olumlu emir ise, örneğin "do", o zaman "to do" şeklinde,

    eğer, olumsuz ise, örneğin "don't do", o zaman "not to do" şeklinde aktarılır ve uygun aktarma kelimesi kullanılır.

Aktarma kelimesi, "said" (söyledi),

         "asked" (sordu, istedi),         

         "wanted" ( istedi),

         "orders" (emretti),

         "requested" (rica etti),

         "demanded" (talep etti)

vb. şeklinde uygun bir aktarma kelimesine dönüştürülür.

Örneklerdeki değişimleri dikkatlice inceleyiniz.

 

Direct Speech

(Düz anlatım)

Indirect Speech (Reported Speech)

(Dolaylı Anlatım)

 Açıklama

The teacher said, "stand up"

 The teacher asked me to stand up.

 (Öğretmen ayağa kalmamı istedi.)

 The teacher requested me to stand up.

 (Öğretmen ayağa kalmamı rica etti.)

 The teacher ordered me to stand up.

 (Öğretmen ayağa kalmamı emrettii.)

 

 

 

    Burada aktarma kelimesi "said" yerine, "asked" kullanılmıştır. Çünkü bu bir sorudur.

Emir olumlu olduğu için, sadece

"to V1" yapısı kullanılmıştır.

Aktarma kelimeleri değiştirilerek aynı şey, farklı şekillerde ifade edilmiştir.

Ali says, "don't go"

 Ali wanted me not to go.

 (Ali gitmememi istedi.)

 

     Olumsuz emirlerde ise,

"not to V1" yapısı kullanılmıştır.

 

Örnekler daha sonra ilave edilecektir...

 

 

 

 

 

 

Ana Sayfa (Main Page) =>